27 Kasım 2024
  • İstanbul8°C
  • İzmir4°C
  • Ankara-2°C

TUNÇ SOYER: BENİ ADAY GÖSTERME, BENDEN İZMİR'İN KAZANILMASINI BEKLE!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 5 yıllık görev süresini düzenlediği basın toplantısı ile değerlendirdi.

Tunç Soyer: Beni Aday Gösterme, Benden İzmir'in Kazanılmasını Bekle!

26 Mart 2024 Salı 15:13

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 5 yıllık görev süresini düzenlediği basın toplantısı ile değerlendirdi. “Doğru bilinen yanlışları ve yanlış bilinen doğruları anlatmak istiyorum” diyerek detaylı açıklamalar yapan Başkan Soyer, “Benim vicdanım çok rahat. Kafayı yastığa koyduğumda huzurla uyuyacağım. Bu 5 yıl ne kadar çok çalıştığımı ben ve arkadaşlarım çok iyi biliyor” dedi. 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Şato Kütüphanesi’nin bahçesinde düzenlediği basın toplantısı ile 2019- 20124 dönemindeki 5 yıllık icraatlarını anlattı ve bu döneme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Başkan Soyer, zaman zaman hedef alındığı konularla ilgili “Doğru bilinen yanlışları ve yanlış bilinen doğruları anlatmak istiyorum” diyerek detaylı açıklamalar yaptı.  

Biyolojik sınırlarımı zorlayarak çalıştım 
10 yıl Seferihisar’da, 5 yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çok severek, büyük bir aşkla çalıştığını ve güzel işler yaptığını ifade eden Başkan Soyer, bu süre içerisinde kendisine akıl almaz saldırılarda bulunulduğunu belirtti. Görev süresi içerisinde biyolojik sınırlarını zorlayarak çalıştığını kaydeden Başkan Soyer, “Toplam 20 gün izin kullanmışım. Senede 4 gün demek. Bu süre boyunca günde 6 saatten fazla uyumadım. Her sabah saat 8’e 10 kala belediyeye giriş yaptım. Çıkış saatimiz 21.00 oldu, 22.00 oldu. Mutlaka belediyeye en önce ben geldim. Seferihisar’da da bu böyleydi, belediyeyi ben açıyordum. Olabilecek maksimum ne kadar çalışma potansiyelim varsa onu kullandım. Vicdanım rahat. Eksik, yanlış, kusurlu olanlar bulunabilir ama ben vicdanen kendi biyolojik sınırlarımı zorlayarak bunları yaptım” diye konuştu. 
 
“İlk defa burayı konut olarak biz kullanıyor değiliz” 
Başkanlık Konukevi’ni konut olarak kullanmasıyla ilgili açıklamalarda bulunan Soyer, “Bu bina 1954’te şark kahvesi olarak tasarlanıp yapılmış, 1969’da belediyeye geçmiş, Tansaş bir dönem işletmiş, kiraya vermiş. Kiraya verdiği dönemde işletilen restoran şato adını taşıdığı için binanın adı şato olarak kalmış. 2001 yılında tahliyesi gerçekleştirilmiş. 2010 yılında restorasyonu tamamlanmış ve misafirhane olarak kullanılmaya başlanmış. İlk defa burayı konut olarak biz kullanıyor değiliz. Bizim evimiz Seferihisar’daydı. İzmir’de görev başlayınca merkezi bir noktada, hızlıca belediyeye erişebileceğim bir arayış içine girdik. Burayı bulduğumuzda da bir bölümünün bize yeteceğini düşündük. Geri kalanını kütüphane yaptık. Türkiye’nin ilk dijital kütüphanesidir. Bu süre içinde de 3 oda 1 salon olarak kullandık. Bu bahçe de halka açık olarak kullanılmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.   

“Eşim olduğu için iftihar ediyorum” 
Kooperatifler üzerinden eşi Neptün Soyer’e yönelik karalama çabalarına da yanıt veren Başkan Soyer, “Kooperatifler üzerinden eşi Neptün Soyer’e büyük kaynak aktardı diye konular dillendirildi. Ocak 2007-2019 tarihleri arasında Büyükşehir Belediyesi 501 milyon liralık tarım ve hayvancılıkla ilgili alım yapmış. Bizim dönemimizde bu rakam 1,1 milyar liraya çıktı. Bizden önce sadece Tire Süt Kooperatifi üzerinden alım yapılıyormuş.  Biz bunu Köy Koop üzerinden 42 kooperatife yaydık. Bu çokça yapılan saldırılar neticesinde artık doğrudan doğruya kooperatiflerden belediyenin ürün alması engellendi. Bu uygulama kaldırıldı. Böylece küçük üreticinin artık Büyükşehir Belediyesi’ne ürün satma konusunda bugüne kadar sahip olduğu hak ortadan kalkmış oluyor. Yine büyük şirketlerin Büyükşehir Belediyesi’ne süt satışı yapacakları bir tablo ortaya çıkıyor. Her yıl soruşturma geçiştirdi Köy Koop. Eşim bundan bahsetmemi istemez ve sevmez ama 2021 yılında Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdikleri dosyada toplam 1 milyon 220 bin litre süt almış Büyükşehir Belediyesi ve bu aldığı sütün 170 bin 800 lirası Köy Koop payı olarak kalmış. Bunun da 103 bin 320 lirası damga vergisi olarak ödenmiş. 2021 yılında Köy Koop’un kasasında kalan para 60 küsur bin lira. Hani 180-140 milyonluk alımlar yapıldığı iddiası var ya bunlar doğrudan doğruya üreticiye, kooperatife yansıtıldığı için Köy Koop’un sadece aracılık yapmak ve bütün bu kooperatifleri tek bir çatı altında buluşturmak misyonu var, onu yerine getirmiş. Litre başına 0,14 kuruşluk bir tahsilat gerçekleştirilmiş. Eşim olduğu için söylemiyorum ama ilginç bir özelliği var. Senelerdir Köy Koop’ta yöneticilik yapıyor. Bu süre içinde 1 lira harcırah, maaş, huzur hakkı almamıştır. Türkiye’de böyle başka insan bulunur mu bilmiyorum ama bütün bir hayatını tek bir kuruş karşılık beklemeden köylünün ürününü değerlenmesi için harcamıştır. Onunla iftihar ettiğimi bu vesileyle ilk kez söylemiş olayım” diye de konuştu. 
 
“Belediye şirketinde kaç kişi çalışıyor?” 
Belediye bünyesindeki personel sayısına değinen Başkan Soyer, “Mart 2014’te 20 bin 142 çalışanı varmış İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin. Mart 2019’da 27 bin 271, şu an itibariyle 34 bin 229. Yani 7 bin 129 kişi artmış Mart 2019’a gelindiğinde, 7 bin 58 kişi artmış Mart 2024’e gelindiğinde. Belediye çalışanlarının doğum yerleri var. 2019’da yüzde 54.67’si İzmirliymiş. 2024’te 53.72’si. Bunun dışındakiler; Manisa, Erzurum, Ankara, Kars, Mardin, Tunceli, Tokat, İstanbul, Konya. Bunların tamamı yüzde 2.83 ile 0.89 arasında değişiyor.” açıklamasında bulundu. 

CHP'nin Demokrasi İçin Önemi
Soyer, "CHP bu ülkede demokrasinin teminatıdır. CHP'yi seversiniz sevmezsiniz bu sizin bileceğiniz bir şey ama CHP eğer iktidarı frenleyecek, dengeleyecek bir güç olmaktan çıkarsa o zaman yüzde 90'larla seçim kazanılan bir ülke haline gelir Türkiye. Bu demokrasinin kaybolması demektir," diyerek, CHP'nin Türkiye demokrasisi için kritik bir role sahip olduğunu belirtti. Soyer, bu durumun sadece CHP seçmenleri tarafından değil, AK Parti, MHP ve İYİ Parti seçmenleri tarafından da fark edildiğini ifade etti. 

Adaylık Sürecindeki Zorluklar 
Soyer, kendi adaylık sürecine dair yaşadığı zorluklara da değindi. Anketlerde başarısız gösterildiğine dair ifadelerin kullanıldığını belirten Soyer, "Tabi ki ben aday gösterilmedim, üstelik anketlerde başarısız çıktığıma dair ifadeler kullanıldı," dedi. Bu durumun kendisini nasıl etkilediğini ve siyasi stratejisini nasıl şekillendirdiğini anlatan Soyer, başarısız olarak nitelendirilmesinin yanında durmanın, bir adaya zarar verebileceğini ve bu yüzden İstanbul, Rize ve Balıkesir gibi yerlere giderek, deneyimlerini CHP'lilerle paylaşmaya devam ettiğini belirtti. 

Hem beni aday gösterme, hem benden İzmir'in kazanılmasını bekle 
Soyer, İzmir ile ilgili sorumlulukların kendisinden beklenmesine dair, "İzmir'le ilgili sorumluluğunu benden beklemek haksızlık olur. Bir siyasi irade kullanıldı, sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. Hem beni aday gösterme, hem benden İzmir'in kazanılmasını bekle bu hakkaniyetli değil," diyerek, bu konudaki düşüncelerini paylaştı. Kendisinin, İzmir ve genel olarak Türkiye için elinden geleni yapmaya devam edeceğini ve bunu son güne kadar sürdüreceğini ifade etti. 

“En çok üzüldüklerim en çok sevindiklerim” 
Başkan Soyer, 5 yıl boyunca kendisini en çok üzen ve en çok sevindiren konuları da şöyle sıraladı: 
“Beni 5 yıl boyunca beni en çok üzen Elektrik Fabrikası’nın İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne verilmemesi. Beni inanılmaz üzdü. Gençlik merkezi yapacağız diye çok heyecanlanmıştık. 35 milyon lira verdik ihaleyi iptal ettiler. Bir belediye başkanına zarar vermek için bir şehre nasıl bu kadar zarar verebilirsiniz? Bu inanılmaz geliyor. Önünden her geçtiğimde oranın çürüdüğünü görüyorum. 5 yıl boyunca çürümeye devam ediyor. Buna nasıl vicdanları el verdi çok üzgünüm. İnsanların bu kadar kötü yazabilmesine şaşıyorum. Buna çok üzülüyorum. Benim hiç zarar vermediğim insanlar çok ağır şeyler yazıp çiziyorlar. En sevindiklerim ise, Kemeraltı’nda bir ziyaret yaptık. Esnaf her sokakta alkışlayarak dükkanın önüne çıktı. Yol boyunca alkışladılar. Yine portatif havuzlar koymuştuk Altınordu’da bir çocuğun yüzü gözümden gitmiyor. ‘Başkan yüzmeyi öğrendim’ demişti. Çok heyecanlanmıştım. Avrupa Konseyi Bölgeler Meclisi başkanlığına seçildiğimde çok mutlu olmuştum. 9 Eylül konuşmasıyla çok gurur duymuştum. Körfez çalışmalarından sonra kokuyu yenmek muazzam mutluluk verici oldu” diye konuştu. 

“Benim vicdanım çok rahat” 
Başkan Soyer, “Bu 5 yıl boyunca ne yaptığımız işin, ne bunun tanıtımının, ne de kamuoyundaki karşılığım nedeniyle başkan adayı yapılmadığımı düşünmüyorum. Bunların hiçbiri doğru değil. Dolayısıyla benim vicdanım çok rahat. Kafayı yastığa koyduğumda huzurla uyuyacağım. Bu 5 yıl ne kadar çok çalıştığımı ben ve arkadaşlarım çok iyi biliyor. Eksik yapmış olabiliriz, kusurumuz olabilir ama emin olun ki en iyisini en çoğunu yapmak için çok çalıştık. Hepimiz çok çalıştık. Benim vicdanım çok rahat. Bundan sonra da memleket için çalışmaya devam edeceğim. Ben hayatındaki tercihini bundan yana yapmış bir insanım. Bu memleket aşkı koltuk, makam tanımıyor. Genel başkanlığa aday mısın diye soran olursa baştan söyleyeyim, bunların hepsi olabilir ama benim derdim bu değil. Çok şükür evde baba daha çok para getir diyen çocuklarım, eşim yok. Hiç kimsenin hayatta daha çok beklentisi yok. Bu memleket için çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

“Değişim sadece yaş ve cinsiyet kotası olmamalı” 

Değişim sorusu üzerine Başkan Soyer: “CHP’de büyük bir dönüşüme ihtiyaç var. Bu dönüşüm sadece yaş ve cinsiyet kotası değil, ideolojik bir dönüşüme ihtiyaç var. İktidarın gücünü sınırlayacak bir güce ulaşabilmesi için CHP’nin gerçekten sokağın ne dediğini anlayan, ama popülizm yapmayan, gerçekten dönüştürmek için ve sonra da iktidara alternatif oluşturabilmek için ne tür fikirler ortaya koyması gerektiğini biliyor olması lazım. Çok köklü bir değişim şart. Benim de değiştirmek istediğim şey CHP’nin siyasi konumlanış olarak sosyal demokrat ve sol anlayış üzerinden değerler olur.”  

“İnsanların siyasetten umudu kesildiğini işaret ediyor” 

Seçim dönemindeki kampanyalara ilişkin soru üzerine Başkan Soyer: “Ben biraz şaşırıyorum. Cemre buluşmalarında çok büyük mesaiyle projeler ortaya çıkmıştı. Ben sadece İzmir’de değil Türkiye’nin hiçbir yerinde seçim heyecanı görmüyorum. Bu kötü bir şey. Bu insanların siyasetten umudu kesildiğini işaret ediyor olabilir. Projelerde çok gümbür gümbür şeyler görmüyorum.” Dedi.

tunc-soyer-02.jpg

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.