22 Kasım 2024
  • İstanbul17°C
  • İzmir19°C
  • Ankara15°C

SİYASETİ UCUZLATANLARDAN OLMADIK

Başbakan Binali Yıldırım, Erzincan Tavuk Kombinası açılışı ve Genç Çiftçi Projesi kapsamında düzenlenen hayvan dağıtım törenine katıldı. Yıldırım yaptığı konuşmaya, tüm vatandaşları selamlayarak başladı.

Siyaseti Ucuzlatanlardan Olmadık

08 Kasım 2016 Salı 11:15

Başbakan Binali Yıldırım, Erzincan Tavuk Kombinası açılışı ve Genç Çiftçi Projesi kapsamında düzenlenen hayvan dağıtım törenine katıldı. Yıldırım yaptığı konuşmaya, tüm vatandaşları selamlayarak başladı.   

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının iki projesinin açılışını gerçekleştireceklerini dile getiren Yıldırım, tesisin Ankara'nın doğusundaki beyaz et kesiminde tek ve en büyük kombina olduğunu belirtti.

Genç çiftçilere sığır ve koyun dağıtım törenini de gerçekleştireceklerini vurgulayan Yıldırım, hayvanların Bakanlık tarafından genç yetiştiricilere hibe olarak dağıtıldığını bildirdi.

Et ve Süt Kurumu Erzincan Tavuk Kombinasının yıllık kapasitesinin 10 milyon ton olduğunu ifade eden Yıldırım, daha önce aynı yerde bulunan özel sektöre ait kesimhanenin iflas ettiğini anımsatarak, bunun yerine, bölgedeki tüm tavuk yetiştiricilerine hizmet etmek üzere daha modern bir tesisi kazandırdıklarını söyledi.

Tesisin tam olarak çalışmaya başladığında en az 500 bin tavuk kesimi yapılabileceğine, böylece Erzincan içinde 200'den fazla tavuk çiftliğinin faaliyet göstereceğine dikkati çeken Yıldırım, 100'ün üzerinde kişinin de istihdam edileceğinin altını çizdi. 

Başbakan Yıldırım, 14 yıldır sadece Erzincan'ın değil, bütün illerin, 79 milyon vatandaşın derdini dert ettiklerini ve hiçbir yere eli boş gitmediklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Projelerle ve dev eserlerle ülkemizi bir baştan bir başa donattık. Yolları böldük hayatları birleştirdik, yolları böldük milleti birleştirdik, yolları böldük gönülleri birleştirdik. Yolları böleriz, ekmeğimizi böleriz birlikte yeriz ama ülkemizi böldürtmeyiz, bunu herkes bilmeli. Türkiye'yi böldürtmeyiz.

Şimdi Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki 'Demokrasiye sahip çıkın'. Ey Kılıçdaroğlu, demokrasiye elbette sahip çıkacağız. Demokrasiye birlikte sahip çıkacağız ama demokrasiye sahip çıkmak için teröre sahip çıkmayalım. Demokrasiye sahip çıkmak, teröre sahip çıkmamakla olur. Biz gece rüyasında görüp sabah meydanlarda üfürenlerden değiliz. Biz üreterek, çalışarak, milletin gönlüne tahtlar kurarak, onların hayallerini gerçeğe dönüştürerek 10 yıldır ülkeyle birbirinden güzel eserler kazandırdık. Biz 'mazotu ucuzlatalım' derken siyaseti ucuzlatanlardan olmadık. Türkiye'nin gerçekleri neyse ondan ayrılmadık."

"TARIM, HAYVANCILIK TÜRKİYE İÇİN VAZGEÇİLMEZDİR"

İzmir'de Milli Tarım Projesini açıkladıklarını anımsatan Yıldırım, "Bu projenin özü şudur; tarım, hayvancılık Türkiye için vazgeçilmezdir. Her şeyden vazgeçilir tarımdan, hayvancılıktan vazgeçilmez çünkü dünyada hala tarım ve hayvancılık en gelişmiş ülkelerde bile birinci sıradadır. Can boğazdan gelir, insanların ihtiyacını görmek, onların her türlü ihtiyaçlarını karşılamak için üretmek lazım, alın teri dökmek lazım, akıl teri dökmek lazım, toprağı suyla, bollukla, bereketle buluşturmak lazım." diye konuştu.

Türkiye'de hayvancılığın geliştirilmesi gerektiğine işaret ederek, tarım ve hayvancılık sektörüne çok önem verdiklerini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti: "Geçtiğimiz 15 yıl içerisinde tarım ve hayvancılığa verdiğimiz destek tam 90 milyar lira, yanlış duymadınız 90 katrilyon, helali hoş olsun.

Bu ülke, bu millet, siz hemşehrilerimiz daha fazlasını hak ediyorsunuz çünkü siz 15 Temmuz gecesi alçaklara geçit vermediniz. 15 Temmuz gecesi o karanlık geceyi, ülkemizin geleceğini karartmak isteyenleri bu millet, Erzincanlılar, 79 milyon vatandaşımız meydanlara inerek, göğsünü siper ederek, canını ortaya koyarak alçaklara gereken dersi verdi, bayrağı yere düşürmediniz. 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' Bu toprakları bize vatan yapan ecdadımıza yakışır evlatlar olarak gereğini yaptınız. Sizlere hemşehriniz olarak, bir Erzincan evladı olarak teşekkür ediyorum, şükranlarımı sunuyorum. Sizlerin duruşu Türkiye'nin aydınlık geleceğinin habercisi oldu."

Yıldırım yaptığı konuşmada, ülke için hayallerinin olduğunu ama hayal tacirliği yapmadıklarını, söyledikleri her şeyin, gösterdikleri her hedefin hesabının kitabının bulunduğunu vurguladı.

Arkalarında tapu gibi 14 yıl hizmetin olduğunu, her şehirde, her ilçe ve köyde Türkiye'nin geleceğine damga vuran eserler yaptıklarını ifade eden Yıldırım, 14 yılda Erzincan'a 6 milyar liranın üzerinde yatırım gerçekleştirdiklerinin altını çizdi. 

Başbakan Yıldırım, yatırımlar arasında 832 yeni derslik, 7 hastane, 10 bine yakın toplu konut, 324 kilometre bölünmüş yol, 66 köprünün yer aldığını, Ergan Dağ Sporları Merkezini açtıklarını, Erzincan Üniversitesini şehre kazandırdıklarını, polis meslek okulunu açtıklarını, Tercan Çadırkaya Barajını hizmete aldıklarını, 53 milyon fidan diktiklerini, 45 dereyi ıslah ettiklerini aktardı.

Çiftçilere 424 milyon liralık tarım desteği verdiklerini, Erzincan'ı Sivas ve Erzurum'a bölünmüş yollarla bağladıklarını anımsatan Yıldırım, şimdi ise Erzincan'ı Trabzon, Elazığ, Malatya ve Diyarbakır'a bağlayacaklarını, hızlı trenin adım adım Erzincan'a geldiğini, buradan sonra Erzurum ve Kars'a gideceğini, Kars-Tiflis-Bakü Projesi ile Orta Asya'ya kadar uzanacağını dile getirdi.

"BİR PROJE BİTMEDEN DİĞERİNİ YAPIYORUZ"

Yıldırım, Erzincan Devlet Hastanesine 250 yataklı yeni bir bina daha eklediklerini, TOKİ'nin bin 500 konutunun yapımının devam ettiğini, gövde yüksekliği 92 metre olan ve yapımı süren Turnaçayırı Barajı'nın çok önemli olduğunu, baraj yapıldığında 148 hektar arazinin suyla buluşacağını, toprakların daha da bereketleneceğini söyledi.

Bir yandan da dünya çapındaki büyük eserleri birer birer hizmete aldıklarını anlatan Yıldırım, "30 Haziran'da Osman Gazi Köprüsü'nü, hemen arkasından Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü hizmete aldık. Şimdi de 20 Aralık'ta denizin 106 metre altından geçen Avrasya Tüneli'nin açılışını yapacağız. Dedemiz Fatih, İstanbul'u fethederken gemileri karadan denize indirdi. Onun torunları, Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları şimdi trenleri de arabaları da denizin altından geçiriyor. Bir proje bitmeden diğerini yapıyoruz." diye konuştu.

"EKTİĞİNİZ, BİÇTİĞİNİZ HER ŞEY PARA EDECEK"

Milli Tarım Projesi'ni 14 Ekim'de İzmir'de açıkladıklarını hatırlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin tarım yapılacak alanlarını 941 havzaya ayırdık. Erzincan'da hangi tür tarım yapılacak, Bayburt'ta hangi tür ürünler ekilecek hepsi yazılı. Herkes aynı şeyi yapıp, ekip biçtikten sonra 'şimdi ne yapacağız' diye düşünmeyecek. Ektiğiniz, biçtiğiniz her şey para edecek, emeğiniz boşa gitmeyecek bu bir. İkincisi, tarım destekleri veriyoruz yıl içinde ufak tefek. Bu desteklerin, ne alana faydası var ne verene faydası var. Şimdi dedik ki bunları böyle yapmayalım. Senede iki sefer, ekim zamanında, biçim zamanında. Ekerken ve biçerken destek. İki sefer, anlamlı destek. Nisan, mayısta bir parti, eylül, ekimde ikinci parti. Hiç değilse aldığınızdan bir şey öğrenin. Şimdi bir şey anlaşılmıyor."

"DEPONUN YARI FİYATINI DEVLET KARŞILAYACAK"

Yıldırım, üçüncü konunun ise gübre ve yakıttan oluşan iki önemli maliyet kalemi olduğunu belirtti.

Gübrede, KDV ve vergiyi kaldırdıklarını, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Tarım Kredi Kooperatifi Genel Müdürlüğü ve Gübretaş'ın bir karar alarak gübreyi yüzde 23 ucuzlattığını bildiren Yıldırım, şunları kaydetti: 

"Toplamda yüzde 30-40'a varan bir ucuzlama oldu ama yetmez. Şimdi başka bir şey daha yapıyor Tarım Bakanlığı. Kimyasal gübrenin verimi, faydası oluyor ama maalesef toprağı da çoraklaştırıyor. Onun için biyolojik gübreye yöneliyoruz. Kimyasal, fosfat, nitrat, amonyum gibi patlayıcı... Alçak terör örgütleri bunu çiftçi gibi alıyorlar terörist olarak insanların üzerine bomba yapıp sürüyorlar. Onun için yavaş yavaş bu kimyasal gübre işinden çıkacağız.

Organik, biyolojik gübre toprağa verimlilik artışı olarak gidiyor, ürün miktarı ve kalitesini artırıyor. 2018 desteklerinden itibaren mazotta anlamlı bir indirim yapıyoruz. Tarla sürüyorsun bir depo mazot gitti. Mazotun yarısı sizden, yarısı bizden. Hayırlı uğurlu olsun. Deponun yarı fiyatını devlet karşılayacak. Öyle bol keseden 'mazotu 1 lira, 50 kuruş yapacağım' diyenlere bakmayın. Onlar hayal tacirliği yapıyor. Onların yaptığı rahmetli babamın dediği lafa benziyor. Babam bol keseden atanlara, 'Üfle yavrum üfle, kaval elin yel Allah'ın' derdi. Bunlar da üflemeyi seviyorlar. Biz üflemiyoruz, söz veriyoruz, verdiğimiz sözü de yerine getiriyoruz." / EGE BASIN GRUBU

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.