Bayraklı'nın “Emekçi” Kadınları!

Bayraklı’da ele emeği göz nuru işledikleri nakışları, motifleri, ev aksesuarlarını Bayraklı Belediyesi Kadının Emek Dünyası’nda kendilerine tahsis edilen ücretsiz stantlarda görücüye çıkaran kadınlar çalışkanlıkları ve geçim mücadeleleriyle herkese örnek oluyor. Kimisi burada el ettiği gelirle aile bütçesine katkı sağlarken, kimisi çocuklarını okutuyor.

Bayraklı Belediyesi'nin Sevgi Yolu'ndaki Kadının Emek Dünyası ücretsiz stantlarında ürettikleri takı, ev aksesuar ve örgü gibi çeşitli ürünleri görücüye çıkaran Bayraklı'nın emekçi kadınları bir anlamda verdikleri hayat mücadelesiyle hemcinslerine örnek oluyor. Emekçi kadınlar zorlu hayat şartlarına rağmen terapi olarak gördükleri el işlerini bir eğlenceye dönüştürerek, aynı zamanda kazandıkları sosyal çevreyle birlikte evlerine gelir sağlıyor.

PARA DEĞİL, MUTLULUK KAZANMAK DAHA ÖNEMLİ...

Bebek yaşta geçirdiği havale sonrası sağ ayağı felç kalan ve hayatını engelli olarak sürdüren Hayriye Aktok, Kadının Emek Dünyası'nda kendini iyi hissettiğini söyledi. Aktok, “Stantlar ilk kurulduğu yıldan beri buradayım. Örgü yapıyorum, takı yapıyorum. Ayağım sakat, engelli olduğum için gidip gelmekte zorlanıyorum ama benim için iyi oluyor. Hobi oluyor, vakit geçiyor. Pek moralimi bozmam neşeli ve güler yüzlü olmaya çalışırım. Çocukluk yıllarım zorlu geçti. 1,5 yaşındayken geçirdiğim çocuk felci nedeniyle ayağım felçli kaldı. Burada olmaktan çok mutluyum. Başkanımız Hasan Karabağ'a bu imkanı verdiği için teşekkür ederiz. Buradan para da kazanıyorum ama buranın bana mutluluk vermesi daha önemli” dedi.

HAYAT MÜCADELESİ...

Son 10 yıldır internetten bakıp, evde yaptığı ürünleri satarak aile bütçesine katkı sağladığını anlatan Derya Kaya ise, “2.5 senedir buradayım. Sabun, havlu, çeyizlik ürünler yapıyorum. Maddi sıkıntılar nedeniyle zaten yaklaşık 10 yıldır evde yapıyordum. 2 kızım var. Sonra belediyenin böyle bir imkanı olduğunu duydum ve buraya geldim. Ürettiklerimi satarak evimin bütçesine katkı sağlıyorum. Akmasa da damlıyor. Evimin ihtiyaçlarını karşılıyorum, çocuklarımın harçlıklarını veriyorum. Kızımın rahatsızlığı vardı. O nedenle ben bir yere bağlı olamadım, sigortalı bir işte çalışamadım. Bu iş benim için ideal. Kızımın sağlığı için uğraştım sonra ikinci kızım oldu. Ev işlerine gidiyordum. Sonra internetten bakarak, uğraşıyordum aksesuarlar yapıyordum. Elimde satıyordum, dükkanlara esnafa... Bizimki de bir nevi hayat mücadelesi işte…” diye konuştu.

NE KADAR TEŞEKKÜR ETSEK AZ...

Geçmiş yıllarda tarlada işçi olarak çalışan şimdilerde ise emeğinin karşılığını yaptığı ürünleri satarak kazanan Derya Yıldırım ise, “Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ'a ne kadar teşekkür etsek azdır” diyerek, memnuniyetini dile getirdi. Yıldırım, “3 yıldar burdayım. Daha öncelerde çocuklarımı anneme bırakarak, tarla işleriyle uğraşıyordum. Manisa'nın köylerine yatılı işçi olarak gidiyordum. El işlerini evde de yapıyordum ama emeğimin karşılığını alamıyordum. Yelek, yazma, bebek kıyafetleri, hörgüçler yapıyorum. Düşük f